Ekonomi
Sık Rapor Kullanan İşçi İşten Çıkarılabilir mi?
Sık rapor kullanan işçinin işten çıkarılması için bazı şartlar bulunuyor. Rapor süresi, işçinin ihbar süresini altı hafta aşmalı. Aşılmasa bile, sık rapor kullanımının iş yerini olumsuz etkilediği kanıtlanmalı. Kıdem tazminatı ödenir, ancak ihbar tazminatı durumuna göre değişir. İşe iade davası açma hakkı da şartlara bağlı.
Günümüzde, işverenlerin sık rapor kullanan çalışanlara karşı tutumu oldukça önemli bir konu. İş Kanunu, bazı durumlarda işverenin işçiyi derhal işten çıkarmasına izin veriyor; ancak bu durum, rapor kullanımından bağımsız sebeplere dayanıyor. Örneğin, işçinin kendi kusurundan kaynaklanan bir hastalık veya engellilik durumunda, ardı ardına 3 iş günü veya bir ayda 5 iş gününden fazla devamsızlık olması halinde işveren, ihbar süresini beklemeden işçiyi işten çıkarabilir. Ayrıca, işçinin hastalığının tedavi edilemez nitelikte olması ve iş yerinde çalışmasının sakıncalı bulunması durumunda da işveren işçiyi işten çıkarabilir. Bu maddeler rapor kullanımından bağımsız işten çıkarma sebepleridir, vurgulandı.
Ancak, sık rapor kullanımının işten çıkarılma sebebi olması için bazı şartlar bulunuyor. İşverenin, hastalık, kaza, doğum veya gebelik sebebiyle rapor kullanan işçiyi işten çıkarabilmesi için, rapor süresinin işçinin ihbar süresini altı hafta aşması gerekiyor. Doğum ve gebelik durumlarında ise bu süre, 16 haftalık analık izninin bitiminden sonra başlıyor. İşçinin ihbar süresi, iş yerindeki çalışma süresine göre değişiyor; 6 aydan az çalışan için 2 hafta, 6 aydan 1,5 yıla kadar olanlar için 4 hafta, 1,5 yıldan 3 yıla kadar olanlar için 6 hafta ve 3 yıldan fazla çalışanlar için 8 hafta. Bu süreye ek olarak 6 haftadan fazla rapor kullanan işçi, savunma alınmaksızın işten çıkarılabilir, açıklandı.
Devamsızlığın aralıksız olması şartı da önem taşıyor. Yani, ihbar süresi artı 6 haftayı aşan devamsızlık aralıksız olmalı ki işveren işçiyi derhal işten çıkarabilsin. Bununla birlikte, işçinin rapor süresi bu sınırı aşmasa bile, çok sık rapor kullanmasının iş yerini olumsuz etkilediğini kanıtlayan işverenler de var. Yargıtay, bu durumlarda işverenin haklı bulunabilmesi için, sık rapor kullanımının iş yerinin normal işleyişini olumsuz etkilediğini kanıtlamasını şart koşuyor. Dikkat çeken bir nokta da, işten çıkarma işleminin ‘makul süre’ içinde yapılması gerekliliği. İşçi en son rapor kullandığı tarihten itibaren 2 ay içinde işten çıkarılabilir; 2 aydan sonraki bir işten çıkarma işlemi makul süre aşımı olarak kabul ediliyor.
Önemli bir ayrıntı da kıdem tazminatı. Her iki durumda da, işten çıkarılan işçiye kıdem tazminatı ödenmesi gerekiyor. Ancak, aralıksız rapor süresi ihbar süresi artı 6 haftayı aştığı için işten çıkarılan işçiye ihbar tazminatı ödenmiyor. Fakat, rapor süresi bu sınırı aşmasa bile sık rapor kullanımı gerekçesiyle işten çıkarılan işçiye hem kıdem hem de ihbar tazminatı ödeniyor. İşe iade davası açma hakkı da bulunuyor; ancak bu hak, iş yerindeki çalışma süresinin en az 6 ay ve iş yerindeki toplam işçi sayısının 30 kişiden fazla olması durumunda geçerli. İşçi sayısının 30’dan az olduğu iş yerlerinde bu hak bulunmuyor, bildirildi.